DANIŞMA KURULU TUZÇUKÖY’DE KÖYLÜLERE DESTEK OLDU

Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu üyeleriyle birlikte, son günlerde gündemde olan Tuzçuköy merasının Gümülcine Belediyesi tarafından istimlak edilerek Panşrakikos futbol takımına antreman sahası olarak pekeş çekilmesine karşı almış olduğu bir karar gereği Tuzçuköy’de köylülerle birlikte Cuma namazı kıldı. Cuma namazı sonrası cami içerisinde yapılan konuşmalarda Müftü ibrahim Şerif köylülere seslenerek kendileri mücadele etmeye karar verdikleri an maddi ve manevi olarak onların yanında olacaklarını belirtti. Konuşmacılar sırasıyla şu konuşmaları yaptılar: Asım Çavuşoğlu: ”Köyün hatibi sıfatıyla köy halkı adına hepinize hoş geldiniz diyorum. İş bu ziyaretinin ses getirmesini diler ve hepinize şükranlarımızı arz ederiz. Muhterem cemaat bu gün köyümüz ve köylümüz için tarihi bir gündür. Bu günün önemi ve hatırası bütün Tuzçuköy’lülerin gönlünde müstesna bir yere sahip olacaktır. Çünkü bugün Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu, son günlerdeki sıkıntılarımızı paylaşmak, bizlere cesaret ve moral vermek için köyümüze gelmişlerdir. Bu gün camimizde Cuma namazını Danışma Kurulu üyeleri ile birlikte saf tutarak, davamızda yalnız olmadığımızın en bariz göstergesidir. Gümülcine Belediye Başkanı Sayın Koçakis’e karşı mücadelemizde ne denli haklı olduğumuzu desteklenmesidir. Temennimiz odur ki, toplumumuzda birlik ve beraberlik, azınlık haklarımızın savunulması ve takibi olan danışma kurulu vereceği mesajlarla bizler Tuzçuköy’lüler yasal mücadelemizde, dik durarak aziz irademizle bütün bu güçlükleri yenecek, el ele gönül günüle vererek birlik ve beraberlik içerisinde bütün engelleri aşacak ve Gümülcine Belediyesi’nin cuntavari bir kararla gasp ettiği son mera parçamızı kurtaracağız. Bunu herkesin böyle bilmesi gerekiyor. Şimdi kısaca köyümüzün mera tarihçesini özetlemek istiyorum. Ülkemiz Yunanistan Anadolu’dan getirdiği göçmenlerin bir kısmını anlaşmalara aykırı olarak Batı Trakya’ya yerleştirdi. O dönemde Türkiye’den gelen göçmenlerin bir kısmı da bizim köyün etrafına yerleştirildi ve çadırlarda dört sene kaldılar. Dört yıl sonra bu günkü Kırlık köyüne onları taşıdılar ve oraya yerleştirdiler. Ondan sonra köyün merasını tahsilatına sıra geldi. Tuzçuköy’lülere olan 600 dönümlük mera onlara ayrıldı. Belirli bir zaman sonra ayrılan 600 dönümlük parça da Kırlık köyüne yerleşen göçmenlere dağıtıldı ama Tuzçuköy köyündeki fakirlere bir dönüm bile verilmedi. Ancak bu 600 dönümlük mera parçasına büyük ve küçük baş hayvanların su içme babında gitmeleri için bir yol bırakıldı. Bu yolda Tuzçuköy’lüler ve Kirlik köylüleri arasında tartışmalara da neden oluyor. Ancak su yolu olduğu için hep kurtarıldı. Bu durum 1979-80 yıllarına kadar geldi ve o yıllarda Kafkasköy Belediyesi’nin almış olduğu bir kararla bu yolda sürüldü ve elimizden gitti. Zamanla iki köy arasında meralar ayrılırken temel taşları yerleştirmişler. Daha o zaman temel taşları yerleştirirken bizim köyün ileri gelenlerine demişler ki, temel taşları daha içeri dikeceğiz fakat burası da sizin olacak. Biz bu yer için her ne kadar çırpındıysak da, harita üzerinde o yer Kafkasköy Belediyesi sınırları içerisinde yer aldığı için bizim çırpınmamız faydasız ve o yer de elimizden alındı. Kala kala elimizde şuanda tartışma söz konusu olan 50 dönümlük mera parçamız kaldı. Tapı bu da Danışma Kurulu’nun da köyümüze gelmesine neden olan sorun o yerin elimizde yok olmasıdır”. Dedi. Danışma Kurulu Başkanı ve İskeçe Milletvekili Çetin Mandacı: ”Değerli soydaşlar, Hafta başında yaptığımız danışma kurulu toplantına sizin köy halkından bir dilekçe geldi. Bu dilekçe sizin köydeki mera meselesi ile ilgiliydi. Bu dilekçeyi geçtiğimiz Pazartesi günü gerçekleştirdiğimiz toplantıda görüştük. Toplantıda çıkan karar bu meseleyi bizzat köylülerden dinlemek için danışma kurulu olarak köyünüze birlikte gelmeyi kararlaştırdık. Bu meselenin tam olarak ne olduğunu sorununuzu bizzat ağzınızdan dinlemek için buradayız. Neticede ne karar alırsanız alın biz her zaman yanınızda olacağımızı bilmelisiniz. Pazartesi günü yaptığımız toplantıda alınan ikinci karar şuydu. Gümülcine Belediyesi’ndeki azaların gerekli olan itirazlarını belediye başkanına yapmasıydı. Üçüncü olarak aldığımız karar, sizin aldığınız karar doğru karar olmalı. Eğer sizin aldığınız karar doğruysa bu meseleyi mahkemeye de götürebiliriz. Bunun için hukukçularımız da var. Bu konu iyice tartışılır, görüşülür ve bu yönde bir karar çıkarsa bu konuda da yanınızdayız. Ancak şunu belirtmeliyim, biz buraya sizlere nasihat vermeye gelmedik. Bu meselenin ne olduğunu bir de sizden dinlemek istedik. Sizin görüşünüz önemli. Çünkü burada bir mera var ve acaba sizin köyün gençleri bu konuda ne düşünüyor. Ama burada çok gençte göremiyorum. Bu merayı niçin kullanmak istiyorlar. Acaba yarın öbürgün bu gençlere fayda sağlar mı. Yada köylü bu olan bitenden razı mı. Buraya bu soruların açıklığa kavuşması konusunda sizin görüşlerinizi dinlemeye geldik”. Dedi. Gümülcine Belediye Başkan Yardımcısı Ali Ali: ”Değerli misafirler ve yetkililer. Bende sizlere belediye başkanı sayın Koçakis’in burada söz konusu olan mera ile ilgili görüşünü belirtmek isterim. Panşrakikos takımına verilmek istenen merada yapılacak spor tesislerinin hem çoğunluk hem de azınlık için iyi bir şey olacağını söylemiştir. Sayın Koçakis, aynı zamanda bu tesisler sayesinde Tuzçuköy’den yaklaşık on ailenin geçim kaynağı da olacaktır. Sahanın bakımı olsun, sahanın bekçiliği konusunda olsun bazı aileler faydalanacaktır. Ayrıca bu tesislerin bu bölgenin kalkınması konusunda çok büyük bir rolü olacaktır. Benim bu konu ile ilgili söyleyebileceklerim bunlardır”. Dedi. Azınlık Eğitim Şirketi Başkanı ve Sabık Milletvekili Galip Galip: ”Değerli komşular, bende sekiz yıl vekilliğinizi yapmış bir kişi olarak bu olaydan sonra eski günleri hatırladım. Bir kararla beş bin dönüm askeri alan olarak, üç bin dönümü de üniversite alanı olarak ellerimizden aldıkları gibi bu yeri de aynı şekilde almak istiyorlar. Bunların bizim kalan yerlerimizde gözü var. Bu sorun her hangi bir şekilde ortaya çıkmış olabilir. Ama şu anda köyünüzde bu tesislerin yapılmasını isteyen biri varsa o da çıksın ve fikrini söylesin. Bunu sormamın nedeni toplum arasında bazı söylentiler söz konusu. Bu tesislerin gerçekleşmesini köyün yarısı istiyor gibi falan. Eğer böyle biri varsa çıksın fikrini söylesin ve nasıl bir fayda umuyor bu tesislerden bunu öğrenmek istiyoruz. Burada herkes fikrini özgürce ifade edebilir. Bizler buraya köylünün her yönüyle fikrini öğrenmeye geldik. Anladığımız kadarı ile bu konuda köylü hem fikir”. Dedi. Sabık Milletvekili İlhan Ahmet: ” Sevgili soydaşlar, bu mesele bana çok yakında intikal etti. Bu konudaki sıkıntımı ifade etmek istiyorum. Ben bir avukat olarak bu konuda kimse gelip benim kapımı çalmadı. Bu meseleyi öğrendikten sonra belediye başkanına telefon ettim. Tuzçuköy merası ile ilgili bazı şeyler duydum bu konuda bana bilgi ver dedim. Buğün burada tartıştığımız elli iki dönümlük yer belediye aittir. Mera dediğimiz zaman genelde mütevelli heyetine ait yer olarak anlıyoruz. Hukuki açıdan merayı değerlendirecek olursak, mera köylülere ait bir arazı değil belediyeye ait bir arazidir. Peki bu araziyi kim kullanıyor elbette ki köy halkı kullanıyor. Hukuken belediye başkanı bu yeri köyün menfaatine kullanıyorum diyor. Hangi gerekçelerle belediye başkanı bu yeri kullanıyor buna bakmamız gerekiyor. Belediye başkanı diyor ki, oraya öyle bir saha yapacağım ki, bütün takımlar burada idman yapacak, köyün gençleri idmana katılacak, burada on veya on beş kişiye iş vereceğim, buraya Yunanistan’ın en büyük takımları, A.E.K, Olimpiakos, Panaşinaikos gelecek, köyde bir canlılık olacak ve ben kendi arazimi kullanıyorum diyor. Yasaya baktığımız da yasa şunu diyor. Bir belediye kendi toprağını istediği gibi kullanır. Ama kullanma amaca uygun olmalıdır. Sizin burada yapabileceğiniz şey, çok güzel bir metin hazırlayıp hangi sebeplerden dolayı belediyeye ait araziyi kullanıyorsunuz ve ne tür menfaatler sağlayabilir sıralamanız gerekir. Benim size önerim olaya ciddi bakmanız ve hakikaten köyün menfaatinemidir yoksa değilmidir, ne getirir yada ne götürür. Ancak mera derseniz haksız duruma düşebilirsiniz. Halk dilinde bilinen mera hukuk dilinde çok farklıdır”. Dedi. Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif: ”Değerli arkadaşlar, politikacıların konuştuklarını dinlediniz. Bana göre hepiniz köylüsünüz ve bende geliyorum buralara. Sizin karınlarınızı boşaltmaya bile yeriniz yok. Bu köyünüzde neler oluyor diye görmemiz için buraya gelmeye karar verdik. Sakın burada danışma kurulu üyelerini gördünüz diye bizim meramız kurtulur diye bir düşünce oluşmasın. Bu konudaki mücadelede siz olacaksınız ve mücadeleyi siz vereceksiniz ve bizde sizleri destekleyeceğiz. Eğer siz bu işin içinde olmazsanız bu işin olmayacağını bilin. Hukuken bakıldığında mera yeri Tuzçuköy’ün değil belediyenin yeri. Belediye de kendi yerini istediği gibi kullanabilir. Fakat bunun hukuki mücadelesini de yapmak lazım. Ama her şeyden önce köylüler birlik ve beraberlik içerisinde olmalıdır. Köylüler birlik içerisinde olup yarın traktörleri alana doldurup biz buna karşıyız diyebilmeniz lazım. Ardından hukuki mücadele yapmak lazım ve hukuki mücadele için para da lazım. Hukuki mücadelede maddi anlamda sizleri destekleyeceğimi burada belirtiyorum. Bu konuda birlik olmalısınız çünkü bu yer sizin köyün harman yeridir. Ben bunun koyunları için mi mücadele edeceğim düşüncesinde olmamalısınız. Bu yer size lazım ve bunun mücadelesini siz yapacaksınız. Siz bizden maddi veya manevi destek isteyeceksiniz biz de bu desteği size vereceğiz. Siz başta olmazsanız bu mesele bugün burada toplandığımız gibi burada kalacaktır”. Dedi.