Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu, “Azınlık Eğitimi’nin iptal edilmesini” öneren Rodop İli Ortaöğretim Görevlileri Birliği’nin (ELME) kararı ile ilgili bir açıklama yayınladı. Danışma Kurulu konuyla ilgili olarak yayınladığı açıklamada; azınlığın uluslararası bir antlaşma olan Lozan Barış Antlaşması’yla burada bırakıldığını ve haklarının bu uluslararası antlaşmayla garanti altına alındığını hala bilmeyen veya bilmek istemeyen kişi ve kurumların olduğunu görmekten, sözkonusu kişi veya kurumlar adına hicap duyduklarını belirtti.
Danışma Kurulu’nun Rodop ili ELME yönetiminin önerisi üzerine yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Batı Trakya’da bir Türk Azınlığın yaşadığını ve bu Azınlığın uluslararası bir antlaşma olan LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI’yla burada bırakıldığını ve haklarının bu uluslararası antlaşmayla garanti altına alındığını hala bilmeyen veya bilmek istemeyen kişi ve kurumların olduğunu görmekten, sözkonusu kişi veya kurumlar adına hicap duymaktayız.
Günümüzde Uluslararası ve ikili anlaşmalarla belirlenen “Azınlık Eğitimi”nin iptal edilerek, kaldırılmasını içeren önerinin bir eğitim kurumundan gelmesi kadar bölgemiz ve demokrasimiz açısından üzücü ve düşündürücü bir durum olamaz.
Orta Öğretim Görevlileri Birliği Rodop Şubesi, geçtiğimiz günlerde yayınladığı bir açıklamayla Türkçe ve Yunanca müfredata dayanan Azınlık Eğitim sisteminin kaldırılmasını önermiştir. Bu derece saçma, her türlü demokrasi ve hoşgörü anlayışından uzak bir teklifin yapılması her şeyden önce eğitim camiası adına son derece yanlış bir girişim olmuştur. “Azınlık Eğitimi iptal edilsin” önerisinin, çocuklarımıza eğitim veren kutsal öğretmenlik görevini ifa eden görevlilerin oluşturduğu kurumlardan birinden gelmesi, bölgemiz, geleceğimiz ve nihayetinde en değerli varlıklarımız olan çocuklarımız açısından bizleri endişelendirmektedir. Azınlık Eğitimi’nin iptal edilmesini öneren Orta Öğretim Görevlileri Birliği Rodop Şubesi, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın kendi kimliğini ve kültürünü yaşamasından duyduğu rahatsızlığı da bir anlamda itiraf etmiştir. Bu tür öneri ve açıklamalar bölgede yaşayan iki toplum arasında her alanda uçurum yaratmaktadır.
Sözkonusu kurumun yöneticilerinin Azınlık Eğitimi’yle ilgili görüş ve önerilerini Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu olarak hiçbir şekilde kabul etmediğimizi vurgular, bu önerilerin zaman harcamadan tekrar gözden geçirilmesini beklediğimizi beyan ederiz.
Yeri gelmişken, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın eğitimiyle ilgili olarak yıllarca dile getirilen talep ve beklentileri ifade eden, azınlığın ve okullarımızdaki öğrenci velilerinin vicdanına tercüman olan, uluslararası ve ikili anlaşmalarla belirlenen Azınlık Eğitimi’nin ruhuna uygun bir şekilde hareket eden Azınlık mensubu eğitmcilerimizin idari cezalara maruz kaldığını üzülerek gözlemlemekteyiz. Bu eğitimcilerimizin idari cezalara maruz kaldıkları, görevlerinden alındıkları veya yıllar sonra, öngörülen uygulamalardan uzak bir şekilde görev yerlerinin değiştirildiği ortadadır. Böyle bir yöntemle eğitimcilerimizin sindirilmeye çalışılmasını son derece yanlış bulduğumuzu ifade etmek isteriz. Bu çerçevede idari cezalara çarptırılan Rodop ilinde Mehmet Derdiman ve Emin Bülbül’den sonra geçtiğimiz günlerde İskeçe’ye bağlı Şahin İlkokulu Müdürü Hasan Kurak’ın okulda yaşanan ve “Azınlık anaokulu talebiyle” bağlantılı olan “kayıt sorunu” olayında izlediği tutumdan dolayı uyarı cezası alması ve devamında müdürlük görevinden azledilmesini yanlış bir karar olarak gördüğümüzü, bu tür cezalandırılmalara ve öğretmenlerimizi verimli bir şekilde çalışmaktan alıkoyan soruşturmalara son verilmesini beklediğimizi belirtmek isteriz.”