ABTTF tarafından yapılan yazılı açıklamada, Başkan Halit Habip Oğlu, “Merhum liderimiz Dr. Sadık Ahmet’i rahmet, sevgi ve hasretle anıyoruz. Verdiğimiz mücadeleye ilaveten toplum olarak sorunlarımızın merkezi ve asıl muhatabı olarak Atina’da daha görünür, daha aktif, daha cesur adımlar atmalıyız” ifadelerine yer veriliyor.
Açıklama aynen aşağıdaki gibidir:
“Önderimiz Dr. Sadık Ahmet’i vefatının 25. yılında saygı ve rahmetle anıyoruz!”
Batı Trakya Türk toplumunun önderi Dr. Sadık Ahmet aramızdan ayrılalı tam 25 yıl oldu. 24 Temmuz 1995 tarihinde trafik kazası neticesinde yaşamını yitiren Dr. Sadık Ahmet, Batı Trakya Türk toplumunun hak ve özgürlükler mücadelesinde cesareti, azmi ve dirayeti ile lider oldu. Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanlık Kurulu olarak liderimiz merhum Dr. Sadık Ahmet’i vefatının 25. yılında rahmet ve saygıyla anıyoruz.
1947 yılında Sirkeli köyünde dünyaya gelen Dr. Sadık Ahmet, tıp doktoru ve siyasetçi olarak Batı Trakya Türk toplumuna hizmet etmek için yaşamını adamıştır. Tıp doktoru olarak verdiği toplum yararına yıllarca çalıştıktan sonra Batı Trakya Türklerine karşı haksız uygulamalar ve hak ihlalleri karşısında dimdik durmuştur. Ölümünden sonra da Dr. Sadık Ahmet’in ilkeli duruşu ve azmi ile merhum liderimiz Batı Trakya Türk toplumuna ışık tutmaya devam etmektedir.
Batı Trakya Türk toplumunun sorunlarını uluslararası alanda duyurmak amacı ile 1988’de kurulan Federasyonumuz Batı Trakya Türk toplumu temsilcileriyle birlikte uluslararası alanda yürüttüğü çalışmalarla Dr. Sadık Ahmet’in bırakmak zorunda kaldığı yerden mücadeleyi sürdürmektedir. Dr. Sadık Ahmet’in mirası olarak Batı Trakya Türk toplumu olarak birlik ve dayanışma içerisinde hak ve özgürlükler mücadelemize bugün olduğu gibi gelecekte de devam edeceğiz.
“Atina’da daha görünür, daha aktif, daha cesur adımlar atmalıyız.”
ABTTF Başkanlık Kurulu’nu temsilen liderimizin 25. ölüm yıldönümü dolayısıyla bir açıklama yapan ABTTF Başkanı Halit Habip Oğlu, “Merhum liderimiz Dr. Sadık Ahmet’i rahmet, sevgi ve hasretle anıyoruz. O’nun mirasına sahip çıkmak, zamanında ışık tuttuğu yolda ilerlemek hepimizin görevidir. 1988’den bu yana sorunlarımızı uluslararası alanda duyurmak için verdiğimiz mücadeleye ilaveten toplum olarak sorunlarımızın merkezi ve asıl muhatabı olarak Atina’da daha görünür, daha aktif, daha cesur adımlar atmalıyız” dedi.
